Kış Meyveleri, Kışın Hangi Meyveler Tüketilmeli?

Mevsimlerin değişmesi ile soframıza giren yiyeceklerde değişim göstermektedir. Günümüzde her mevsimde hemen hemen her sebze ve meyveyi bulabilmemize rağmen bu tür gıdaların mevsiminde tüketilmesi organik olması açısından daha sağlıklı ve tazelik açısından daha önemlidir. Sebze ve meyvelerin hangi mevsimde tüketildiğini bilmek, o besinden yüksek miktarda yarar sağlayabileceğiniz anlamına gelmektedir. Şu anda da kış mevsiminin gelmesiyle tezgahlarda yerini almaya başlayan kış meyveleri, içerisinde barındırdığı bolca vitamin ile bağışıklığınızı korumaya yardımcı olmaktadır. Meyveler genellikle yaz aylarında daha fazla çeşide sahip olsa da kış aylarında da tüketebileceğiniz meyveler mevcuttur. Kış meyvelerinin birçoğunu suyunu sıkarak da tüketebilirsiniz. Özellikle meyve yemeyen çocuklar için annelerin kurtarıcısı olma niteliğinde olan sıkılabilecek meyveler, kış aylarında çocukların bağışıklığını arttırmak için bulunmaz bir fırsattır. Enfes kış meyvelerine geçmeden önce bir önceki makalemizde kış sebzelerini ele aldık.  Bu sebzeleri merak eden okurlarımızı Kış Sebzeleri makalemize bekleriz.

Kışın Tüketilmesi Gereken Kış Meyveleri

Portakal

Portakal kış meyveleri arasında nefis kokusu ve şahane rengiyle ilk akla gelen meyvedir. Tezgahlarda yerini aldığında “kış artık gelmiş” fikrini oluşturan bu meyve vitamin açısından turunçgillerin en başını çekmektedir. Hem sade olarak, hem suyu sıkılarak hem de tatlılarda kullanılarak tüketilebilen bu meyve kış boyunca mutfağınızdan eksik olmaması gereken meyvedir. Portakal içerisinde bulundurduğu A,B1,B2 vitamini C ve P vitamini aynı zamanda bol miktarda potasyum, magnezyum, kalsiyum barındırmasıyla kış aylarında düşen direncimizi toplamak için bulunmaz bir besin maddesidir. En önemlisi de portakal da bulunan D vitamini sayesinde güneşten bir günde alacağımız vitamini suyu sıkılan portakaldan almamız mümkündür. Özellikle kış aylarında hasret kaldığımız güneş ışınlarına portakal aracılığı ile ulaşabilmemiz portakalı tüketmek için bir başka önemli etkendir. Birçok yararı olan portakal sadece vücudumuzun direncini arttırmakla kalmaz aynı zamanda kolesterolü dengeler, kalbi korurken damarların güçlenmesini sağlar ve en önemlisi kanının yenilenmesi görevini üstlenir.  Bu nedenle portakal tüketimi son derece faydalıdır.

Mandalina

Portakaldan sonra aklımıza gelen ve birçoğumuz tarafından  “mandalinanın yavrusu” olarak nitelendirilen mandalina portakalın hemen yanında yerini almaktadır. Mandalina da portakal gibi içerisinde birçok vitamin depolar. Özellikle C,A ve B vitamini, kalsiyum, potasyum, magnezyum, sodyum, demir, fosfat ve brom bulundurması mandalinanın tüketilmesinin önemini arttıran nedendir. Mandalina direnci arttırıcı bu vitaminler sayesinde vücudumuzu kışın soğuğundan korurken aynı zamanda kalbi ve damarları da korumaktadır. Kolestrole ve tansiyona iyi gelmesi ile bilinen mandalina uyku ile problem yaşayanlar içinde bulunmaz bir alternatiftir. Ve sıkı durun mandalinanın strese iyi geldiğini biliyor muyudunuz? Mandalinanın kokusu stresinizi azalma özelliğine sahiptir. Bu nedenle mandalina tüketmemek için hiçbir sebep bulamayacaksınız. Yemeyi sevmeyenler suyunu sıkarak tüketim gerçekleştirebilir.

Greyfurt

Greyfurt portakal ve mandalina kadar ilgi görmeyen bir turunçgildir. Birçok insan greyfurtu acı ve ekşimsi tadından dolayı yemesi zor bir meyve olarak görse de greyfurtta son derece faydalı olmasından dolayı mutfaktan eksik olmaması gerekmektedir. Greyfurt A,B ve C vitamini ile fosfor, potasyum, beta karoten ve kalsiyum içermektedir. Bu nedenle yorgunluğa iyi gelen bir yanı vardır. Aynı zamanda soğuk algınlığına iyi geldiği bilinmektedir. En önemlisi de cildi temizler. Bu nedenle doğal bir temizleme suyudur. Kan dolaşımını güçlendirdiği gibi kemiklerinde güçlenmesinde fayda sağlar. Vücuda enerji verir ve özellikle kadınların ilgisini çekecek bir özelliği bulunmaktadır. Bu özellik ise yağ yakıcı olmasıdır. Diyet yapan herkesin öğününde bulunması gereken greyfurt, vücuda iyi gelen bunca özellik için bolca tüketilmesi gerekmektedir.

Elma

Elma kırmızı ya da yeşil olsun her yaştan insanın severek tükettiği besindir. Akşamları meyve keyfi sırasında bıçağın ucuna takılarak tüm sevdiklerine ikram edilen bu meyve sağlık açısından son derece önemlidir. Her gün yenmesi tavsiye edilen elmanın farklı kültürlerde “günde bir elma doktoru evden uzak tutar” sözüyle de faydası tescillenmiş bir meyvedir. İçerdiği A,C,E, B1 ve B2 vitamini ile kalsiyum, potasyum, sodyum, çinko, fosfor, magnezyum gibi mineraller sayesinde kış meyveleri arasında bulunmaz bir sağlıklı besindir. Özellikle diyet yapanların evlerinden eksik etmediği besin maddesi olan elma, kilo kontrolüne ve kolesterolü dengelemeye yardımcıdır. Cildi tazeler, dişleri beyazlatır, sinirleri kuvvetlendirir ve en önemlisi mide ve bağırsak rahatsızlıkları için birebirdir. Bu kadar yararları olan bu meyve mutfak tezgahlarından eksik edilmemelidir.

Nar

Küçüklüğümüzden beri “pazardan aldın bir tane eve geldin bin tane” bilmecesi ile tanıdığımız bu nefis meyve kış aylarının vazgeçilmezi olmaktadır. Nazardan koruyan, bereket getirdiğine inanılan bu meyvenin bibloları evlerimiz süslerken, tazecik tadı damaklarımızı süslemektedir. İçerisinde A, B2 vitamini, C vitamini, fosfor, kalsiyum, filokinon, magnezyum ve potasyum bulunan bu nefis meyve soğuk algınlığı ve gribe iyi geldiği ile bilinmektedir. Yüksek tansiyon sorunu yaşayanlar için bulunmaz bir şifa olan nar, tansiyon düşürücü özelliğe sahiptir. Ayrıca kansızlığa iyi geldiği de faydaları arasında sayılmaktadır. İdrar söktürücü yönüyle diyet yapanların tüketmesi gereken besindir. Vücuda direnç sağlamaktadır. Suyu sıkılarak da tüketime uygundur.

Muz

Muzun şifacı özelliği say say bitmez. Mis gibi kokusu ve sağlık dolu olmasıyla bilinen muz her mevsimde tezgahlarda yerini almaktadır. Ancak özellikle kış aylarında tüketilmesi tazelik açısından daha önemlidir. Bünyesinde bulunan A, B, C ve E vitamini, potasyum, demir, kalsiyum, fosfor, sodyum, iyot gibi minerallerle vücut direncini arttırıcı yönü ile karşımıza çıkmaktadır. Aynı zamanda mide rahatsızlıkları için birebir olan muz, kolesterolü dengeler ve kan değerlerini normalleştirir. Aynı zamanda ateşe ve gribe iyi gelen yanı ve afrodizyak etkisi de bulunmaktadır. Muz, tatlılara da çok yakışan bir meyve olduğu için tek başına tüketim gerçekleştiremeyenler tatlı içerisinde yemeği tercih edebilirler.

Kivi

Kış meyvelerinin gizli kraliçesi olarak adlandırılan kivi, tüylü yapısı ve mayhoş tadı ile herkesin damak zevkine hitap eden bir meyve değildir. Ancak kivi de tıpkı diğer meyveler gibi oldukça sağlıklı ve birçok yararı bulunan bir meyvedir. Kivinin içerisinde bol miktarda A vitamini, C vitamini, beta karoten, potasyum, pektin, flavonit bulunmaktadır. Bu yüzden oldukça yararlı bir besindir. Aynı zamanda solunum yollarına iyi gelen bir yanı bulunmaktadır. Alerjik etkileri azalma, görme kabiliyetini arttırma, kemik gelişimine katkı gibi etkilerinin yanında kılcal damarları güçlendirmeye yardımcıdır. Kandaki yağ oranını azaltan ve hücre yapısını düzenleyen bu meyveyi yememek için hiçbir neden aramamalısınız. Kış aylarında tezgahlarınızdan eksik olmaması gereken bu meyve, tıpkı muz gibi tatlılarınızda görsellik sağlayan ve bu şekilde yemesi daha eğlenceli olan bir meyve olmaktadır.

Ayva

Deyimlerde yer alan “ayvayı yedik” tabiri her ne kadar kötü bir şey için kullanılsa da ayvayı yemek sağlık açısından son derece önemlidir. Zengin lif içermesi ve aynı zamanda A vitamini, B1 vitamini, B2 vitamini, C vitamini, kalsiyum, fosfor, potasyum gibi mineralleri bünyesinde barındırmasından dolayı tüketilmesi gereken ayva, zor yenen bir meyve olarak görülmektedir. Ancak ayvayı komposto şeklinde, ya da tatlısı yapılarak da tüketebilirsiniz. Ayvanın sindirim sistemini güçlendirme, bağışıklığı güçlendirme, böbrek taşı problemlerine iyi gelme,  idrar söktürme gibi özelliklerinin yanında, kansızlığı önleme, soğuk algınlığı ve gribe iyi gelme, ağız kokusunu azaltma gibi özellikleri de bulunmaktadır.

Armut

Armut zengin lif kaynağı olarak bilinmektedir. Yendiği zaman ağızda ferahlık hissi yaratan armut, B1 vitamini, B2 vitamini, B3 vitamini, C Vitamini, folik asit, fosfor, potasyum, kalsiyum gibi vitamin ve mineral deposudur. Armutun da tıpkı ayva gibi Böbrek çalıştırma, bağışıklığı güçlendirme, idrar söktürme gibi özelliklerinin yanında ekstra olarak zihinsel ve fiziksel yorgunluğa iyi gelme gibi etkisi vardır. Eklem ve romatizma rahatsızlığı çekenler için mutlaka tüketilmesi gerekilen bir meyvedir. Kilo kontrolüne yardımcıdır. Grip ve soğuk algınlığına iyi gelen yanı bulunmaktadır.

Sağlık açısından son derece yararlı olan bu kış meyveleri nelere iyi geldiğini öğrendikten sonra özellikle bu aylarda mutfak tezgahlarından eksik etmemenizi ve bolca tüketmenizi tavsiye etmekteyim. Sağlıkla kalın..